Özgür Özel’den HSK Seçim Sürecine Sert Eleştiri: Anayasa Mahkemesi’ne Gidiyoruz
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) üyeliği için yapılan aday seçim sürecinin Anayasa’yı hiçe saydığını ifade ederek, bu duruma karşı net bir adım atacaklarını duyurdu. Özel, sürecin tamamlanmasının ardından Anayasa Mahkemesi’ne başvurarak yürütmeyi durdurma talebinde bulunacaklarını açıkladı. Ayrıca İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik devam eden operasyonlara da sert bir şekilde tepki gösterdi ve hukukun ayaklar altına alındığını savundu.

Özel, DEM Parti heyetiyle gerçekleştirdiği görüşmenin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Görüşmeye dair kısa bir değerlendirme yapan CHP lideri, şunları söyledi:
“DEM Parti’nin ziyareti sürece yönelik fikir alışverişi içeren bir görüşmeydi.”
Ayrıca, bu görüşme sonrası herhangi bir basın açıklaması planlanmadığını da ekledi.
HSK Seçimlerinde Anayasa İhlali İddiası
HSK’ya seçilecek 5 üye için yürütülen sürecin hukuksuz olduğunu vurgulayan Özel, CHP’nin bu konuda kararlı bir duruş sergileyeceğini belirtti:
“HSK ile mesele tam bir hukuksuzluk. Anayasa Mahkemesi’ne HSK seçimleri sonlandığında yarın yürütmeyi durdurma talepli başvuracağız.”
Seçimin Anayasa’ya aykırı bir şekilde ilerlediğini iddia eden Özel, AKP’nin süreci manipüle etmeye çalıştığını öne sürdü. Bu durumu detaylı bir şekilde açıklarken şu ifadeleri kullandı:
“Bu mesele tam bir hukuksuzluk örneğidir. Anayasa açıkça diyor ki; ilk turda nitelikli çoğunluk aranır, ikinci turda daha düşük nitelikli çoğunluk aranır, bu da sağlanamazsa en çok oyu alan iki aday arasında kura çekilir. Ancak AKP, olmayan bir üçüncü tur oylaması icat ederek, kendi 30 oyu ile (MHP dahil) iki adayı da belirleyip kuraya götürmeye çalışıyor. Bu bir ‘cüretkârlık’, hatta ‘tenezzül’, Anayasa’ya karşı bir yan kesicilik teşebbüsüdür.”
Özel, Anayasa’da açıkça belirtilen kuralların ihlal edildiğini ve AKP’nin üçüncü tur gibi bir aşama uydurarak kendi adaylarını dayatmaya çalıştığını yineledi. Bu “cüretkar” hamlenin, hukukun ve devletin temel prensiplerine zarar verdiğini savundu.
Bahçeli’nin Komisyon Önerisine CHP’den Şartlı Destek
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Terörsüz Türkiye” hedefiyle TBMM’de bir komisyon kurulması önerisine de değinen Özel, CHP’nin bu fikri uzun süredir desteklediğini ifade etti. Ancak komisyonun nasıl şekilleneceği konusunda önemli bir şart koştu:
“Biz bu komisyon fikrinin sahibiyiz, ilk savunucusuyuz, hep savunucusuyuz. Bugün ‘Devlet Bey’in dediği komisyona ne diyorsunuz?’ değil, Cumhuriyet Halk Partisi’nin yıllardır söylediği, Meclis’te bir komisyon kurulması fikrine Devlet Bey’in dün yaptığı olumlu yaklaşım önemli.”
Özel, komisyonun oluşum sürecinde tüm partilerin uzlaşmasının şart olduğunu vurguladı. Tek bir partinin dayatmasının kabul edilemez olduğunu belirterek, şehit aileleri ve gazilerin de bu çalışmalara mutlaka dahil edilmesi gerektiğini savundu. Şeffaflık ve toplumsal mutabakatın, sürecin temel ilkeleri olması gerektiğini dile getirdi.
İBB’ye Yönelik Operasyonlara Tepki: “Hukuk Devleti Yerle Bir Ediliyor”
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik üçüncü dalga operasyonlara da sert bir dille karşı çıkan Özel, savcılığın jandarmayı görevlendirmesini eleştirdi ve bu konuda açıklama beklediklerini ifade etti:
“Savcılığın bu konuyla ilgili açıklama yapılması lazım.”
Operasyonların hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ve dedikoduyla algı yaratılmaya çalışıldığını öne süren Özel, şu çarpıcı sözlerle tepkisini dile getirdi:
“Yaptığınız iş hukuku ayaklar altına almak, devleti ayaklar altına almak, devlet ciddiyetini ortadan kaldırmak.”
Savcılığın, resmi bir belgeyle değil, gayriresmi yollarla dedikodu yaydığını iddia eden CHP lideri, bu durumu “ayıp” ve “terbiyesizlik” olarak nitelendirdi. Hukuk devletinin bu kadar değersizleştirilmesinden duyduğu rahatsızlığı açıkça ortaya koydu.
Gazetecilere Yönelik İddialara Sert Çıkış
Özel, bazı gazetecilere yönelik ortaya atılan iddiaları da “itibarsızlaştırma politikası” olarak değerlendirdi ve bu tür suçlamaların tükenmişliğin bir göstergesi olduğunu belirtti:
“Bu kadar yalan ve iftira olmaz. Bu gerçekten artık tükenmişliğin bir itirafı.”
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bu süreçteki tutumundan utanç duyduğunu ifade eden Özel, şöyle devam etti:
“Ben İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı makamının bu hallere düşürülmesinden vallahi de billahi de hicap duyuyorum. Utanç duyuyorum.”